Tüm ceza davaları kamu davası niteliği taşımakta olup, suç işlediğine dair yeterli delil bulunan kişilere açılmaktadır. Ceza davalarına Ağır Ceza Mahkemeleri ve Asli Ceza Mahkemeleri bakmaktadır. Ayrıca bu mahkemeler suçlunun niteliğine göre değişiklik de göstermiyor. Yani Çocuk Mahkemeleri ve Fikri-Sınai Ceza Mahkemeleri de ceza davaları için çalışmaktadır. Ceza davası açılmadan önce soruşturma aşamasına tabidir. Böyle bir durumda yeterli delil toplanıncaya kadar Sulh Ceza Mahkemeleri devrededir. Yeterli delil toplanıp, soruşturma aşamasından çıkılınca da Sulh Ceza Mahkemesi aradan çıkmaktadır.

Ceza davaları açılmadan önce suç eğer ceza mahkemeleri tarafından tespit edilmemiş ise kişiler tarafından açılmaktadır. Yeterli delil toplandığı takdirde ve suç kanıtlandığı taktirde şikayet eden şikayetini çekse bile kamu davası olarak devam etmektedir. Yani suçlu yargılanmaya devam eder. Ceza davası için bir iddianame yazarak gerekli ceza mahkemesine başvuru yapılır. Bu iddianame ceza avukatı ile birlikte hazırlanmalıdır. Ortada bir şikayet yok ama net olarak işlenen bir suç varsa durum değişmektedir. Savcılık tarafından bir iddianame hazırlanarak dava açılır.

Kimi zaman suç işlendiğine dair yeterli delil toplanamaz. Böyle bir durumda mahkemece takipsizlik kararı verilmektedir. Takipsizlik kararına bağlı olarak dava açan kişi ya da mahkeme 15 gün içinde karara ret cevabı verebilir ya da yeni bir iddianame hazırlayarak yeniden dava açabilir. Kişiler ya da mahkemeler şikayetten vazgeçse bile savcılık durum neticeye varana kadar davayı takip eder. Gerekli cezai hükmü uygular.