Mersin başta olmak üzere tüm illerde faaliyet gösteren hukuk büromuz deneyimli kadrosu ile yıllardır miras hukuku konusunda hizmet vermektedir. Mersinde miras davalarına bakan bir çok avukat bulunmaktadır. Miras avukatı yasal mirasçıların hepsini bularak mirasın paylaştırılmasında yardımcı olan avukattır.
Şunu belirtmek isteriz ki ; iyi bir miras avukatı bulurken , öncelikle avukatın miras hukuku konusunda çalışmalarına bakmak gerekmektedir.
Miras hukuku davalarının en başında ortaklığın giderilmesi davası ve reddi miras davası gelmektedir.
Mersin miras avukatı Tunç Sudi Tol yalnızca Mersin sınırları içerisindeki miras konularına hukuki hizmet vermektedir. Miras hukuku alanında sunduğumuz hukuki hizmetler aşağıda özetlenmiştir;
Ortaklığın giderilmesi davası Türk Medeni Kanunun 642. maddesi uyarınca vatandaşlarımıza tanınan kanuni bir haktır. İlgili kanuna göre her mirasçı terekede ki belirli malların aynen, olanak yok ise satış yoluyla paylaştırılmasını mahkemeden isteyebilir. İlgili davanın en önemli noktası dava sonunda hem davacı hem davalının da dava sonucundan yararlanacak olmasıdır.
Ortaklığın giderilmesi davası tek bir mirasçı tarafından da açılabilir, birkaç mirasçı toplanarak bir avukata vekalet verilmesi suretiyle de açılabilir.
Ortaklığın giderilmesi davasında görevli ve yetkili mahkeme taşınmazın bulunduğu il veya ilçede ki sulh hukuk mahkemesidir.
Miras davası, bir kişinin ölmesi sonucu mirasçılarına bıraktığı malların paylaştırılmasını sağlayan bir dava türüdür. Reddi Miras davası ise, yasal mirasçıların murisin vefatını öğrendikleri tarihten itibaren 3 ay içerisinde borca batık olan mirası reddetmek için açtığı dava türüdür. 3 aylık sürenini geçirilmesi sonrasında ise açılacak dava ise mirasın hükmen reddi davasıdır.
YOUTUBE
Miras avukatı öncelikle murisin terekesinin tespiti yapar. Terekenin tüm alacaklarını ve borçlarını tespit eder. Mirasçılar murisin malvarlığı hakkında bilgisi yoksa miras avukatı bunu terekenin tespiti davası ile yapar. Yapılan tespit sonucunda terekenin borçları, alacaklarından fazla ise mirasın reddi yapılması gerektiğini müvekkillerine bildirir. Eğer terekenin alacakları, borçlarından fazla ise mirasçılara mirası intikal ettirmelerini tavsiye eder.
Miras intikali sırasında veraset ilamının temini yada terekeye dahil malların intikalinde sorunlar yaşanabilir. Miras avukatı veraset ilamının teminine yardım eder, gerekli davaları açar. Ayrıca paylaşılamayan bir taşınmaz yada taşınır var ise, bu malın paylaşılması için gerekli davaları açar.
Miras kalınca ilk yapılması gereken şey konusunda uzman bir miras avukatından destek almaktır. Miras avukatı ile anlaştıktan sonra sizin adınıza işlem yapabilmesi için miras avukatına noter onaylı vekaletname çıkartmanız gerekmektedir. Miras avukatı bu noter onaylı vekaletname ile önce veraset ilamı çıkarmak için gerekli işlemleri yapar. Daha sonrada bu veraset ilamı ile birlikte taşınır ve taşınmazın intikalini sizin adınıza gerçekleştirir.
Kimi zaman mirasçılar miras bırakanın malvarlığı hakkında bilgisi olmamaktadır. Konuyu taşınır mal varlığı ve taşınmaz mal varlığı olarak ikiye ayırmak gerekmektedir. Maalesef ülkemizde tüm tapuların tutulduğu tek bir sistem yoktur. Her tapunun ayrı sistemi vardır ve bu sistemler birbirini görmemektedir. Bu sebeple murisin taşınmazları hakkında bilgi edinmek için iki yol vardır. Bu yollardan ilki; Taşınmazın olabileceği ilçelerde ki tapu müdürlüklerine gidip bizzat sormaktır. Bu yollardan kincisi; Terekenin tespiti davası açmaktadır. Terekenin tespiti davası açılarak mahkemeden tapulara müzekkere yazılması ve tapuların araştırılması istenebilmektedir. Taşınırlarda ise durum daha kolaydır. Taşınır mallardan otomobillerin sicilleri tek bir merkezde tutulmaktadır. Noterler. İlgili kurumdan araştırma yapılarak murisin adına kayıtlı otomobiller kolay şekilde öğrenebilmektedir.
Veraset ilamı, mirasçılık belgesidir. Murisin mirasçılarını gösteren belgedir. Veraset ilamı alınabilmesi için öncelikle notere gidilmesi gerekmektedir. Gelişen teknoloji ile noter sistemlerinden veraset ilamı 5 dakika içinde çıkarabilmektedir. Fakat sistem bazen bazı durumlarda veraset ilamı verememektedir. Bu tür durumlarda veraset ilamının sulh hukuk mahkemesinden dava ile alınması gerekmektedir. Bu durumda uzman bir miras avukatından destek alınması gerekmektedir.
Veraset ilamı için tüm mirasçılar gerekli değildir. Mirasçılardan birtanesi başvuru yaparak tüm mirasçıların gösterildiği veraset ilamını alabilmektedir.
Veraset ilamı alındıktan sonra ilgili kurumlara gidilerek intikal işlemleri yapılmalıdır. Örneğin murise ait taşınmazın bulunduğu yerdeki tapu müdürlüğüne giderek veraset ilamı ile taşınmazın intikali yapılmalıdır. Aynı şekilde notere giderek murise ait otomobilin intikali yapılmalıdır. Fakat burada ki önemli husus, veraset ilamı tek mirasçı tarafından çıkartılabilmekteyken, intikal için tüm mirasçıların orada bulunup imza vermesi gerekmektedir.
Veraset ve intikal işlemleri taşınmazlar için yapılacak ise taşınmazın bulunduğu tapu müdürlüğünde, mirasçıların hepsinin bizzat orada bulunup imza vermesi ile yapılır. Veraset ve intikal işlemleri taşınırlar için yapılacak ise notere giderek, yine mirasçıların hepsinin bizzat orada bulunup imza vermesi ile yapılır.
Miras paylaşımında anlaşmazlık olur ise bu sorun öncelikle konusunda uzman bir arabulucuya giderek sulh yolu ile çözülmeye çalışılabilir. Eğer bu durum işe yaramazsa maalesef gidilmesi gereken tek yer mahkemedir. Mahkeme ilgili anlaşmazlığın çözümü için gerekli tedbirleri alır ve anlaşmazlığı devlet eli ile çözer.
Miras paylaşım davasını mirasçılardan her biri kendi başına diğerlerinin rızası olmadan açabilmektedir.
Miras paylaşımı davasında davayı açan mirasçı mahkeme masrafını ödemektedir. Fakat ortaklığın giderilmesi davasında, dava sonunda davayı açan tarafından yapılan masraflar tüm mirasçıların hissesi oranında paylaştırılmaktadır. Yani ortaklığın giderilmesi davasında masrafın hepsini karşıladığınızda üzülmenize gerek yoktur. Mahkeme yapılan masrafı satış bedelinden düşüp size geri verdikten sonra taraflara paylarını vermektedir.
Burada dikkat edilmesi gereken ilk husus malın elbirliği mülkiyet mi yoksa paylı mülkiyet mi olduğudur. Elbirliği mülkiyette mirasçıların payları belli değildir. Belli olmadığı için mirasçılardan biri imza vermezse ilgili taşınır yada taşınmaz tapu müdürlüğü ve noterde satılamamaktadır. Terekede bulunan mallar aksine bir sözleşme yada akit yoksa elbirliği ile mülkiyettir. Bu sebeple miras malları genelde mirasçılardan biri imza vermezse satılamamaktadır. Peki bu malı satma yolu yok mudur? Tabi ki vardır. İlgili taşınmaz yada taşınır ortaklığın giderilmesi davası ile satılabilmektedir. Bu noktada mirasçılardan biri imza vermese de bile ilgili mal mahkeme yolu ile satılabilmektedir.
Mirasçı elbirliği ile mülkiyet olan malları satamaz. Fakat miras hissini satması mümkündür. Buna mirasın devri denmektedir. Mirasın devri; Pay sahibi olan mirasçının miras payını, ortaklık bozulmadan, diğer pay sahibine bir bedel karşılığında ya da bedelsiz olarak devretmesidir.
Veraset ilamında murisin mirasçılarının payları gösterilmektedir. Orada murisin terekesinden kaç oranında yararlanılacağı yazmaktadır. Bu noktada pay dediğimizde miras paylaşım oranıdır. Yani bir malın yüzde kaçını o mirasçının alacağıdır.
Ancak burada bir kural vardır. Şöyle ki; eşin mirasçı olması durumunda miras bırakanın yalnızca hala, amca, dayı ve teyzesi mirasçı olabilecektir. Onların altsoyu olan kuzenlerin mirasçılığı ise eşin varlığı halinde son bulacaktır.
Çocukların miras payı kadın ya erkek ayırt etmeksizin eşittir. Eğer taraflar evlilik birliği içindeyken vefat ederse ¼ sağ kalan eşe, geriye kalan ¾ ise çocuklar arasında eşit şekilde paylaşılmaktadır. Yani eğer murisin üç çocuğu var ise ¾; 1/3, 1/3 ve 1/3 şeklinde paylaşılmaktadır. Eğer muris evli değilken vefat ederse bu durumda tüm miras eşit şekilde çocuklar arasında paylaşılmaktadır. Buna bir örnek vermek gerekirse, eğer murisin 4 çocuğu varsa, vefat ettiğinde her çocuk mirastan ¼ , ¼, ¼, ve ¼ hisse almaktadır.
Eğer kişinin alt soyu hayatta ise anne ve babanın miras hakkı yoktur. Eğer murisin çocuğu yoksa miras anne baba arasında eşit şekilde paylaştırılır. Eğer murisin çocuğu yoksa sadece eşi ve annesi-babası varsa, anne babanın miras hakkı ½’dir.
Sadece evlilik birliği devam ederken eş, diğer eşin babasından miras alabilir. Boşanmış eşler, diğer eşin babasından kalan mirastan pay alamaz.
Kanuna göre yaşayan herkes mal varlığı üzerinde özgürce tasarrufta bulunma hakkına sahiptir. Fakat bu hak Medeni Kanunca sınırlandırılmıştır. İlgili kanuna göre altsoy, ana, baba ve eşin miras payının bir kısmı korunarak, miras bırakanın tasarruf yetkisine bir sınırlama getirmiştir. Kanunca düzenlenen bu sınırlamaya saklı pay denmektedir. Miras bırakan, vasiyetname, miras sözleşmesi, bağış veya satış gibi işlemlerle yasal bir mirasçının saklı payını zedeleyecek bir işlemde bulunamaz. Böyle bir işlemde bulunması durumunda saklı payı ihlal edilen mirasçılar, miras bırakanın ölümünden sonra tenkis davası açarak, ihlal edilen saklı paylarını talep edebilirler. Saklı paylı mirasçıların saklı pay oranı aşağıda ki gibidir;
Miras davasında teammül olarak genelde avukatlar dava sonunda tahsil edilen tutar üzerinden % talep etmektedir. Bu yüzde davanın zorluğuna, uzunluğuna, taraf sayısına ve davaya konu taşınmaz sayısına göre değişmektedir. Miras davaları uzun süren meşakatli davalardır. Bu sebeple avukat ücretleri de diğer davalara göre biraz daha fazladır. Taraflar Avukatlık ücretinin sonda ödenmesi yerine taraflarca başta ödenmesi de kararlaştırılabilmektedir. Bu noktada başta ödeme yapmak isteyen kişi bunu avukata bildirmesi ve tarafların bu konuda anlaşma gerçekleştirmesi gerekmektedir.
En iyi miras avukatı bulurken diye bir kavramla yola çıkmak maalesef yanlıştır. En iyi miras avukatı yerine konusunda uzman miras avukatı diye yola çıkmak daha doğru olacaktır. Sadece miras davalarına bakan avukat bulmak ülkemizde çok mümkün değildir. Fakat ağırlıklı olarak miras davaları bakan avukat bulmak mümkündür. Hukuk büromuzun avukatları yıllardır kazandığı tecrübe ile miras davalarında uzmanlaşmıştır.
Av. Arb. Tunç Sudi Tol © Copyright 2023 | Tüm Hakları Saklıdır. Yasal Uyarı: Bu site Türkiye Barolar Birliği'nin Meslek Kurallarına ve Reklam Yasağı Kurallarına tabidir. Sitenin kendisi, logosu ve içeriği, reklam iş geliştirme ve benzeri amaçlar ile kullanılamaz. Bu web sitesine link yaratmak yasaktır. Web sitemizde yer alan bilgiler hukuki mütalaa veya tavsiye değildir.