Islaha Karşı Cevap ve İtiraz Dilekçesi; Islah Hukuk Muhakemeleri Kanunu uyarınca; Taraflardan birinin yargılamada ki usul işlemlerini tamamen veya kısmen düzeltmesi için yaptığı işleme denmektedir. Islah dilekçesi ise bu işlemi yapmak için gerekli olan dilekçedir.
Sayfa İçeriği
Islaha Karşı Cevap ve İtiraz Dilekçesi Yazarken Nelere Dikkat Edilmeli?
Islah dilekçesi ile talepte bulunan dava sebebini, eksik bildirdiği olayları, dava konusunu, cevap dilekçesini, talep sonucunu değiştirebilir. Yeni delil göstermemişse gösterebilir, zamanaşımı definde bulunmadıysa bulunabilir. Islah dilekçesine karşı tarafın vermesi gereken dilekçeye ise Islaha Karşı Cevap ve İtiraz Dilekçesi denmektedir. Islaha Karşı Cevap ve İtiraz Dilekçesi ile ıslah dilekçesinde ki hususlara itiraz edilir ve cevap verilir. Islah dilekçesine karşı cevap verme süresi ıslah dilekçesinin tebliğinden itibaren 2 haftadır.
Islaha Karşı Cevap ve İtiraz Dilekçesi Örneği
MERSİN 5. TÜKETİCİ MAHKEMESİNE
DOSYA NO : 2023/222
ISLAHA CEVAP VEREN
DAVALI :
VEKİLİ : Av. Tunç Sudi Tol
DAVACI : X Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ:
DİLEKÇE
KONUSU : Islah talebine karşı itirazlarımız ve cevaplarımızdan ibarettir.
AÇIKLAMALAR:
Tarafımıza tebliğ edilen ıslah talebine ilişkin itirazlarımız ve cevaplarımız şu şekildedir:
Öncelikle talepte yer alan ”Mersin 2.Sulh Hukuk Mahkemesine harcanan yine yargılama gideri kapsamında olan 3.000 TL’nin diğer yargılama giderleri ve vekalet ücreti” talebinin kabulü mümkün değildir. Her yargılama şahsına münhasırdır ve bunun neticesinde yargılama sonucunda oluşan giderin başkaca bir yargılama dosyasında talep edilmesi hukuka aykırıdır. Taraf sıfatları her ne kadar aynı olsa da herhangi bir yargılama giderinin tahsili ancak ilama dayalı alacak yönünden icra takibine konu yapılabilir. Görev yönünden farklı bir yargı biriminden talebi mümkün değildir.
Islaha esas alınan değerin bilirkişi raporuna dayandığı sabittir. Bilirkişi raporuna itirazlarımızı daha evvel mahkemenize sunmuştuk. Kısaca: Davacı tarafça yaptırılmış olan delil tespitlerinin sayın mahkemenin tevdi etmiş olduğu bilirkişi raporunda dikkate alınmaması gerekmektedir. Tarafın ikrarıyla sabittir ki sulh hukuk mahkemesince yaptırılan tespit, evin kabulü sonrasında gerçekleştirilmiştir. Bu da tespit tutanağının amacıyla çelişmektedir.
Önceki tespitlerin incelenmeyerek hazırlanacak olan rapor için yeniden bilirkişiye tevdi edilmesini talep etmekteyiz. Raporda ayıp tutarı için de şaibeli tarihte alınmış tespit tutanağı göz önünde bulundurulduğu açıktır. Dosyanın tutar yönünden mali müşavir bilirkişilerce hazırlanacak rapor için ilgili bilirkişilere tevdiini talep etmişsek de bu talep mahkemenizce reddedilmiştir. Yine sözleşme kurulurken iş sahibi tarafından bu sayılan kalemlerden bahsedilmemiştir. Davacı taraf delil olarak sunmuş olduğu mesajlaşmanın ekran görüntüsü aracılığıyla aynı zamanda ekstra isteklerinin bulunduğunu da ikrar etmiştir. Böylece maliyet farkı çıkaran bu isteklerin varlığı konusunda bir ihtilafa yer kalmamıştır. Böylece fiyat farkının davacının kendi lüks harcama taleplerinden kaynaklı olduğunu, müvekkilin herhangi bir fazla faturalandırma yapmadığını yinelemekteyiz. Islah talebinin de işbu sebeplerle reddi gerekmektedir.
SONUÇ VE İSTEM:
Yukarıda arz ve izah edilen nedenler ve mahkemenizin resmen tespit edeceği dair hususlar birlikte değerlendirildiğinde:
-Öncelikle davanın REDDİNE
-mahkeme aksi kanaatte ise; aleyhimize olan hususları reddetmekle birlikte, prefabrik yaşam alanına ilişkin olarak ayrıntılı değerlendirmenin yapılması adına mahkemece belirlenecek uzman bilirkişilerce keşif yapılarak tarafların katılımıyla ve fakat önceki delil tespit tutanakları göz önüne alınmadan hazırlanacak şekilde tekrar delil tespiti yaptırılmasına,
-Aleyhimize olan hususları reddetmekle birlikte, eserdeki ayıp miktarına ilişkin değerlendirmenin yapılması adına mahkemece belirlenecek uzman mali müşavir bilirkişilerce incelenmesine,
-Mahkeme aksi kanaatte ise hükme esas değerde ıslah dilekçesi gözetilmeksizin kök raporun esas alınmasına,
-Davacı karşı tarafın müvekkile ödemediği bakiye borç miktarının sabit olması nedeniyle ödenmeyen 7.000 TL’nin teslim tarihi itibari ile işletilecek faiziyle birlikte tarafımıza ödenmesine karar verilmesine,
-Mahkeme aksi kanaatte ise 7.000 TL ve teslim tarihi itibari ile işletilecek faizin bilirkişilerce saptanacak olan ayıp miktarından mahsubuna,
-Yargılama harç ve giderleriyle vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini vekaleten arz ve talep ederiz.
Davalı Vekili
Av. Tunç Sudi TOL
(e-imzalıdır)
,