Bugün ki dilekçemizde uyuşturucu ticareti suçu savunma dilekçesi örneğini paylaşacağız.
Sayfa İçeriği
Uyuşturucu Ticareti Savunma Dilekçesi
Türk Ceza Kanununda yer almaktadır. İlgili kanuna göre uyuşturucu maddeyi ticaret sebebiyle satan yada bir başkasına temin eden cezalandırılacaktır. Uyuşturucu Ticareti Savunma Dilekçesi Örneği ceza ve uyuşturucu hukuku alanına girmektedir. Uyuşturucu ticareti suçlarında Yargıtay kararlarınca bir çok kriter belirlenmiştir. Uyuşturucu Ticareti Savunma Dilekçesi hazırlarken bu kriterler esas alınarak düzenlenmesi gerekmektedir.
Uyuşturucu Ticareti Savunma Dilekçesi Örneği
MERSİN 5.AĞIR CEZA MAHKEMESİNE
DOSYA NO :
SANIK :
MÜDAFİ : Av. xxxxx
DİLEKÇE KONUSU : Esasa ilişkin yazılı beyanlarımızdan ibarettir.
AÇIKLAMALAR :
Mersin İl Emniyet Müdürlüğü tarafından yapılan istihbarat çalışmaları sonucunda Müvekkil evinde uyuşturucu madde bulundurup sattığı yönünde bilgiler elde edilmiş .Bunun üzerine polis görevlilerinin başlattıkları fiziki takip sırasında müvekkil bir araca binmiş. İlgili araç kısa süre sonra durdurulmuş. Müvekkil üzerinde 4 gram esrar maddesi, 28 adet uyuşturucu hap bulunmuştur. Daha sonra müvekkilin evinde arama yapılmış. Arama sonucunda,100 gram poşet halinde esrar maddesi ve yan odada bir adet defter bulunmuştur.
Müvekkil Mersin 4.Sulh Ceza Hakimliği 2012/764 sorgu sayılı dosyası ile Uyuşturucu ve Uyarıcı Madde Ticareti yaptığı iddiası ile 05.10.2012 tarihin de tutuklanmıştır. Öncelikle Müvekkilin Uyuşturucu ve Uyarıcı ticareti yaptığına dair iddia makamının iddialarına itiraz etmekteyiz. Şöyle ki ;
1)Müvekkil uyuşturucu madde ticareti yapmamıştır. Müvekkilim uyuşturucu bağımlısıdır.
Bilindiği gibiişlenen fiilin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu mu, yoksa uyuşturucu madde ticareti suçunu mu oluşturacağının belirlenmesinde etkin rol oynayan husus, sanığın amacıdır.
Uyuşturucu madde bulundurmanın kullanma amacına yönelik olup olmadığının tespit edilmesinde dikkate alınması gereken ve öğreti ile uygulamada da kabul edilen üç ölçüt vardır.Bunlar;
a)ilki; failin bulundurduğu uyuşturucu maddeyi başkasına satma ya da devir veya tedarik etme hususunda herhangi bir davranış içerisine girip girmediği,
Dosya dikkatli incelendiğinde görülecektir ki, ilgili dosyada müvekkilimin uyuşturucu sattığına dair herhangi bir SOMUT DELİLYOKTUR. Dosya da satışa dair sadece bir istihbarat bilgisi vardır.
Müvekkilim uyuşturucu maddeleri uyuşturucu ticareti için ne paket haline getirmiş, nede satışa hazırlamıştır.
b)İkincisi; Uyuşturucu veya uyarıcı maddenin bulundurulduğu yer ve bulunduruluş biçimidir. Şahsi kullanımı için uyuşturucu madde bulunduran kimse, bunu her zaman kolaylıkla erişebileceği bir yerde, örneğin evinde veya işyerinde bulundurmaktadır.
Müvekkilim üzerinde 28adet hap, 4 gram esrar maddesi bulunmuştur. 100 Gram esrar ise, müvekkilimin evinde tüm poşet halinde bulunmuştur. İlgili uyuşturucu madde, kesinlikle satışa hazır bir şekilde BULUNMAMIŞTIR. Müvekkilimin evinde saklanmamış bir halde bulunmuştur.
c)Kabul edilen üçüncü ölçüt ise bulundurulan uyuşturucu veya uyarıcı madde miktarıdır.
Müvekkilim toplam 28adet hap, 104 gram esrar maddesi yakalatmıştır. İlgili miktar yerleşik Yargıtay İçtihatları doğrultusunda İÇİCİLİK SINIRINDADIR. Adli Tıp Kurumu tarafından esrar kullananlarının her defasında bir ila bir buçuk gram olmak üzere günde üç kez esrar tüketebilecekleri değerlendirilmektedir.
(Yukarı da ki bilgiler, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 2012/10-1335 esas, 2013/423 karar sayılı kararından alıntı yapılmıştır.)
Ayrıca müvekkilimin idrar örneğinden yapılan incelemede, müvekkilimin kanında uyuşturucu madde çıkmıştır. Bu durum MÜVEKKİLİMİN BAĞIMLI OLDUĞUNUN EN BÜYÜK KANITIDIR. Zaten Müvekkilim daha önce de, birçok kez fıtık ameliyatı olduğunu, ağrılarının çok olduğu, bu sebeple ağrı kesici olarak bu hap ve esrar maddesini kullandığını belirtmiştir.
2) Dosyada ki tek delil istihbarat bilgisidir. İlgili bilgi, kesin delil olmaktan çok uzaktır. Asla hüküm için kullanılmamalıdır.
Ceza Muhakemesi Kanunun 217. maddesi açıktır; ” Hâkim, kararını ancak duruşmaya getirilmiş ve huzurunda tartışılmış delillere dayandırabilir.”hükmü amirdir.
İşbu sebeple, kaynağı belli olmayan, dosyada ki istihbarat bilgisi niteliğinde ki delil, SAYIN MAHKEMENİN HÜKMÜNE DAYANAK OLABİLECEK NİTELİKTE BİR DELİL DEĞİLDİR. Sadece bir şüphe üzerine hazırlanmış, bilgidir.
3)Satışa dair hiçbir bulgu yoktur.
Müvekkilimin bir an için bile uyuşturucu ticaretine ilişkin uyuşturucu madde temin ettiğini düşünsek dahi müvekkilime ait evde yapılan aramada herhangi bir UYUŞTURUCU MADDE PAKETLEMEYE YARAR FOLYOMADDESİ,NAYLON POŞET VB. TARZDA BİR MADDE DAHİ BULUNMAMIŞTIR. Sadece bir defter bulunmuştur. İlgili defter de, AYRI BİR ODADA UYUŞTURUCUDAN BAĞIMSIZ OLARAKBULUNMUŞTUR.
(Son duruşmada ev araması yapan ilgili Polis Memurlarının ifadesi bu şekildedir.)
Ayrıca Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarından da bilindiği üzere uyuşturucu madde kullanıcılarının kolay ulaşılabilecek ve gizlilik derecesi düşük olan yerlerde uyuşturucu maddeleri bulundurduğu hususu sabittir. Müvekkil aynı şekilde evinde kolay ulaşılabilecek bir yer olan evinin dolabında bu maddeleri bulundurmuştur.
4)Tanık beyanları müvekkilim lehinedir.
Dosyada ki tüm tanık beyanlarında, müvekkilimin uyuşturucu ticareti yaptığına dair en ufak bir beyan bulunmamaktadır. Hatta tanık beyanları arasında hiçbir çelişki yoktur. Müvekkilimi yakın bir yere bırakmak için, müvekkilimi o arabaya almışlardır.
5)Şüpheden sanık yararlanır ilkesi uygulanmalıdır.
Müvekkilimizin beraat etme ihtimali yüksektir. Kuvvetli şüphe ceza hukukunda tutuklama için yeterli görülebilir ancak kuvvetli şüphe ile bir kişi hakkında ceza oluşturulamaz. Şüpheden sanık yararlanır ilkesi ceza hukukunun temel prensiplerindendir.
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun bu konuda yerleşik içtihatları mevcuttur.
SONUÇ VE İSTEM:
Yukarıda açıkladığımız hususlar hasebi ile öncelikle müvekkilimizin beraat etmesine, mahkeme aksi kanaatte ise, hüküm ile birlikte tahliye edilmesine, tüm bunlar olanaksız ise, adli kontrol hükümleri uygulanarak tahliye edilmesini, saygılarımla arz ve talep ederim.22.09.2022
SANIK VEKİLİ
Av. xxx